1930
18 | Tedavi Edici ve Koruyucu Hekimliğin Beraber Sunulduğu İlk Dispanser Etimesgut’ta Açıldı
“Etimesgut İçtimai Hıfzıssıhha Numune Dispanseri”, Türkiye'de birinci basamakta koruyucu ve tedavi edici hizmetin entegre sunumunun ilk örneğidir.
Site Hazırlanma Aşamasındadır. Önerileriniz için:
1930
18 | Tedavi Edici ve Koruyucu Hekimliğin Beraber Sunulduğu İlk Dispanser Etimesgut’ta Açıldı
“Etimesgut İçtimai Hıfzıssıhha Numune Dispanseri”, Türkiye'de birinci basamakta koruyucu ve tedavi edici hizmetin entegre sunumunun ilk örneğidir.
Etimesgut bölgesi 1930’lu yıllarda Atatürk’ün direktifleri doğrultusunda yurt dışından gelen göçmenlerin yerleştirildiği ve sağlık hizmetlerine önem verilen bir bölge, örnek bir göçmen yerleşkesi olarak kurulmuştu. 1923 Lozan Barış Konferansı çerçevesinde 400 bin dolayında göçmen Türkiye'ye geldi; bu kişiler için numune köyler oluşturuldu. Bu köylerden ilkinin Ankara yakınlarında satın alınan “Ahi Mes’ud” çiftliğinde kurulması kararlaştırıldı. Burada zamanın modern köyü oluşturuldu. 1930 yılında “Eti Me’sut İçtimai Hıfzıssıhha Numune Dispanseri” (Numune Sıhhat Merkezi) hizmete girdi. Nahiyenin (bucağın) adı 1930 yılında Etimesut oldu. Ulu Önder 2 Ağustos 1937 tarihinde bu nahiyeye yaptığı bir ziyarette hatıra defterine başhekim Dr. Mehmet Cemallettin Or’u öven bir yazı yazdı. Hatıra defterinde yerleşkenin adını “Etimesğut” olarak yazan Ata’ya atfen nahiyenin adı 24 Aralık 1937 tarihinde "Etimesğut" olarak kabul edildi.
Etimesgut Bölgesi ülkemizdeki tıp fakülteleri bünyesinde kurulan ilk “sağlık eğitim ve araştırma bölgesi”dir (SEAB). Türkiye’de Sağlık Eğitim Araştırma Bölgeleri “Sağlık Hizmetlerinin Sosyalleştirilmesi” modelini geliştirmek amacıyla ortaya atıldı. 1964 yılında Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı (SSYB), sağlık hizmetlerinin sunulması ve yönetiminden, dolayısı ile sağlık ocaklarından tıp fakültelerinin sorumlu olacağı bölgeler kurulacağını açıkladı. Bu açıklamaya ilk olumlu yanıt Hacettepe Tıp ve Sağlık Bilimleri Fakültesinden geldi (O tarihte Türkiye’de 4 tıp fakültesi vardı: İstanbul, Ankara, Ege, Hacettepe). Konu ile ilgili ilk yasal düzenleme 1964 yılında çıkarılan “Sağlık Hizmetlerinin Sosyalleştirildiği Bölgelerde Hizmetin Yürütülmesine Dair Yönetmelik” te yer aldı.
Üniversite ile Sağlık Bakanlığı arasında imzalanan işbirliği protokolüne göre bölgede sağlık hizmetlerinin geliştirilmesi ile ilgili çalışmalar yapılacak, birinci basamak sağlık hizmetleri yürütülecek, tıp ve diğer sağlık alanlarında eğitim gören öğrenciler ve uzmanlık öğrencileri ile Bakanlık personelinin hizmet içi eğitimleri yapılacaktı. Bu eğitimler arasında araştırıcı yetiştirilmesi, sağlık ocağına uyum eğitimleri, beceri kursları, sağlık yöneticilerine yönelik eğitimler olacaktı. Protokole göre çok önemli bir konu da bölgede hizmet araştırmaları niteliğindeki pilot çalışmaların ve uluslararası araştırmaların yapılmasıydı.
Etimesgut Sağlık Eğitim ve Araştırma Bölgesi (SEAB) 1970 ‘li yıllarda o kadar başarılı ve ünlü olmuştu ki, bu model 1978 yılında yayımlanan Alma Ata Temel Sağlık Hizmetleri (TSH) Bildirisi'ni yazanları etkilemiş olmalı. Nitekim TSH Bildiri taslağını kaleme alanlardan birisi olan zamanın DSÖ Genel Direktörü Dr. Halfdan Mahler 1986 yılında Etimesgut’u ziyaret etmiş ve uygulamaları bizzat incelemişti. (Taslağı hazırlayanlardan diğeri Johns Hopkins Üniversitesi Halk Sağlığı profesörü Carl Taylor’dur.) Dr. Mahler, Etimesgut gezisi sırasında hastane, ameliyathane gibi yerleri değil, birinci basamak kuruluşları görmeye geldiğini söylemişti.
1930'larda Etimesgut
Kaynaklar
İleri Okuma için Kaynaklar
Nazmi Bilir, Zafer Öztek (2021). Türkiye’de Çağdaş Halk Sağlığının Gelişme Sürecinde Hacettepe Etkisi. https://www.halksagligiokulu.org/Kitap/DownloadEBook/64a78aaa-6c62-4d63-97b4-fcd5751048c9
Katkıda Bulunanlar
Prof. Dr. Zafer Öztek - Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı
Son Güncellenme Tarihi: 30.03.2024