17.08.1999
76 | Marmara Depreminde Binlerce Can Yitirildi
17 Ağustos 1999 tarihinde Marmara depremi oldu. 7.4 büyüklüğündeki bu depremde resmi rakamlara göre 18 bin 373 kişi yaşamını kaybetti, 48 bin 901 kişi yaralandı. 5 bin 840 kişi de kayboldu.
Embedded Files
Site Hazırlanma Aşamasındadır. Önerileriniz için:
Türkiye, Akdeniz – Alp – Himalaya deprem kuşağında yer almaktadır. Dünyadaki toplam depremlerin beşte biri bu kuşakta oluyor. Türkiye topraklarının % 93’ü deprem bölgesinde yer alıyor ve bazı yıllarda 10.000 dolayında küçük ya da büyük deprem görülüyor. Yeryüzünde 600 milyon insanın deprem açısından riskli bölgelerde yaşadığı tahmin edilirken Türkiye nüfusunun % 98’i, sanayi kuruluşlarının % 98’i, barajlarımızın %95’i aktif fay bölgelerinde yer almaktadır. Kısacası Türkiye bir deprem ülkesidir.
Cumhuriyet döneminde görülen ve hissedilen yüzlerce depremde binlerce yurttaş yaşamını yitirdi. Bunlar arasında dünya ölçeğinde de en büyük depremlerden sayılanı 1939 yılında meydana gelen 7,9 büyüklüğündeki Erzincan depreminde 33.000 kişi yaşamını yitirdi, 100.000 kişi yaralandı, 116.000 bina yıkıldı.
Ülkemizde olan depremler arasında 17 Ağustos 1999 tarihinde yerel saatle 03.02’de merkez üssü Gölcük (Kocaeli) olan ve 45 saniye süren 7,4 büyüklüğündeki depremin özel bir önemi vardır. Gölcük depremi, yalnızca Kocaeli’nde değil, Ankara'dan İzmir'e kadar geniş bir bölgede ve Marmara bölgesinin tüm yerleşim yerlerinde hissedildi. Gölcük depremi Türkiye'nin deprem geçmişinde "en uzun deprem" olarak biliniyor.
Resmî raporlara göre 17.480 kişi yaşamını yitirdi, 23.781 kişi yaralandı, 505 kişi sakat kaldı. 285.211 ev, 42.902 iş yeri hasar gördü. 2010 yılında yayımlanan TBMM araştırması raporuna göre ölü sayısı 18.373, yaralı sayısı 48 bin 901 olarak açıklandı. Yaklaşık 16.000.000 kişi depremden değişik düzeylerde etkilendi.
Bu nedenle Gölcük depremi Türkiye’nin yakın tarihini derinden etkileyen en önemli olaylardan biridir. Deprem gerek büyüklük gerek etkilediği alanın genişliği ve yol açtığı maddi kayıplar açısından son yüzyılın en büyük depremlerinden biridir. Depremin Türkiye'nin önemli bir sanayi bölgesi olan Marmara Bölgesi'nde olması ve çok geniş bir coğrafyayı etkilemiş olması, ülkede büyük sıkıntılara neden olmuştur.
Depremin bu kadar çok can kaybına yol açması ülkemizde depremler için bazı yasal ve toplumsal önlemlerin alınmasına vesile oldu. İnşaat yönetmelikleri değiştirilerek yapıların depreme dayanıklılığını öngören kurallar kabul edildi; binalar için zorunlu deprem sigortası uygulaması başlatıldı; Sağlık Bakanlığı bünyesinde Acil Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü ve bu birim içinde Afet ve Acil Durum Yönetimi Dairesi kuruldu; Afetlerde Sağlık Organizasyonu Projesi başlatıldı; bir arama kurtarma örgütü olan Ulusal Medikal Kurtarma Ekibi (UMKE) kuruldu; 81 ilde UMKE örgütü oluşturuldu; her yıl seçilen bir ilde UMKE tatbikatları düzenlenmeye başlandı; depremde yıkılma riski olan binaların yıkılıp yeniden yapılması ya da güçlendirilmesi amacıyla “kentsel dönüşüm” yasası çıkartıldı ve uygulamaya konuldu; başta okullar olmak üzere kamu kurumlarında, iş yerlerinde eğitimler yapılmaya başlandı, medyada yoğun biçimde halk eğitimleri yapıldı.
Özetle, 1999 Gölcük (ya da Marmara) depremi ülkemiz kamuoyunda ve yöneticilerinde deprem farkındalığını arttırdı, sağlık hizmetleri, yapı ve kentleşme konularında daha etkili kuralların geliştirilmesine ve halkın eğitilmesine yol açan önemli bir dönüm noktası oldu.
Kaynaklar
Katkıda Bulunanlar
Son Güncellenme Tarihi: 23.06.2024
Page updated
Google Sites
Report abuse